otomobil etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
otomobil etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

12 Şubat 2019 Salı

Türkiye’de Bin Kişiye 153 Otomobil Düşüyor

2018 yılı verilerine göre, Türkiye’deki her bin kişiye ortalama 153 otomobil düştüğü görülürken,  bu rakamın bin kişi başına 265’le en yüksek olduğu il Ankara oldu.

Medya takip ve raporlama ajansı PRNet, Türkiye’de kişi başına ne kadar otomobil düştüğüne yönelik yapılan araştırmayı inceledi. PRNet’in Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerinden ve medya yansımalarından derlediği bilgilere göre, 2018 yılı Aralık ayı dâhil olmak üzere Türkiye’deki her bin kişiye 153 otomobil düştüğü görüldü. Bu oran en yüksek Ankara’da görülürken, bin kişi başına düşen ortalama otomobil sayının 265 olduğu kaydedildi. Ankara’yı bu anlamda Muğla ikinci sıradan takip ederken, bin kişi başına 220 otomobil düştüğü belirlendi. Bin kişi başına düşen 200’den fazla otomobil sayısı ile listenin başında yer alan diğer şehirler ise Antalya ve Burdur olarak kayıtlara geçti. Listenin en sonuna yerleşen şehir ise Hakkari olurken, bin kişi başına düşen otomobil sayısının sadece 8 olduğu kayıtlara geçti.

PRNet ve Ajans Press’in gerçekleştirdiği medya incelemesinde, konuyla ilgili yazılı basına yansıyan haber adetleri de belli oldu.2018 yıllını kapsayan medya incelemesinde, otomobillerle ilgili 138 bin 269 haber yansıması tespit edildi. Medyaya yansıyan haber başlıklar incelendiğinde, motorlu kara taşıtlarının en çok kaza, vergi dilimi ve akaryakıt fiyatlarındaki artışla haber olduğu görüldü.


5 Eylül 2017 Salı

Düşük Gamda Ucuz Otomobil Fikirleri

İnsanları kağıt üstündeki performans rakamlarıyla etkilemeyen, düşük fiyatlı, fakat son derece güvenilir otomobiller üretme fikri: Ucuz ve herkesin alabileceği güvenli arabalar. Bunun son hızları en fazla 100 km/saat olan ve 3 vitesli arabalar üretilerek gerçekleştirilebileceğini düşünüyorum.

Aslında bir otomobil olsaydım, son hızımın 50 km/saat olmasından eminim hoşlanmazdım, fakat işe maliyetler ve güvenilirlik açısında baktığımız zaman işler değişiyor.

Yakıt tüketimi ve üretim maliyetleri motor hacminin küçülmesiyle azalacak, otomobil düşük gelirliler için de ulaşılması kolay olacak. İşte ilginç bir şey daha, bu arabaları kullananlarla performanslı pahalı arabaları kullananlar arasındaki otomobil kazalarındaki ölüm oranlarını karşılaştırırsak düşük gelirlilerin daha uzun yaşadığını keşfedebiliriz. Çünkü, bu hızlarda yapılacak kazalar çoğunlukla ölümcül olmayacak. Bu karşılaştırmayı zalim bulmayın, çünkü gerçek hayatta bu karşılaştırmalar yapılıyor ve şu anki durum yüksek gelirlilerin, yani performanslı ve pahalı arabaların lehine.

İşe başka gözlerle bakalım.


  • Çok ucuz olur, dünyada alt gelir düzeyinde bir sürü insan var.
  • Ailelerin gözünden bakınca çocuklarının böyle güvenli bir arabaya binmelerini isteyecekleri açık.
  • İlk kez araba kullanacaklar açısından bakarsak yavaş ve 3 vitesli bir arabayı kullanması daha kolay.
  • Çevre dostu özelliklerini söylemiyorum bile, bu araba mesaj verir ve dünyayı çok az kirletir.
  • Tasarım kısmı önemli. Araba tasarım bakımından klasik arabalar gibi görünecek, fakat fikir yeni olacağı için tasarımda da yenilikçi bir tarz da benimsenir ve bu arabalar çok havalı bir tasarıma sahip olabilir.


Tamam, ben de kabul ediyorum, bu fikir saçma bir fikir gibi görünebilir ve belki de gerçekten öyledir, ama birileri deneyip yanılana kadar bu fikirde ısrar ediyorum.

Kabul edin, en kötü ihtimalle son söylediğim, iyi bir strateji, "ben haklıyım, aksini siz ispatlayın" stratejisi.

7 Şubat 2010 Pazar

Toyota Araç Geri Çağırmalar Hakkında


Toyota'nın bazı bölgelerdeki bazı modellerindeki gaz pedallarındaki sorun ve bağlantısız olduğunu düşündüğüm fren sistemlerindeki sorun ile ilgili Toyota Recall süreci halen "unfold" safhasında. Dibi nereye kadar varacak, sürecin içindekiler dahil, kimsenin tam olarak kestirebildiğini zannetmiyorum.

Ben son 4-5 yıldır TMC (Toyota Motor Corporation)'de süreçlerin bazısında fiili katılımcı olarak, kimisinde izleyici olarak, oluşturduğum organizasyonel(yapısal) ve kültürel bazı gözlemlerimi/görüşlerimi paylaşacağım.

Bu görüşlerin eksiksiz, hatta tamamiyle doğru olduğunu ispat da edemem, idda da etmem. Ve dahi bu görüşlerin "Toyota Recall" vakası ile bağlantısı olduğunu da ispat edemem, yüksek sesle idda da etmem.

Ancak ben bağlantılı olduğunu, yani son dört beş seneki organizasyonel tercihlerin ve kültürel değişimin "Toyota Recall" vakasının arkasında yatan temel nedenler olduğunu speküle ediyorum. Böyle düşünüyorum.

27 Aralık 2009 Pazar

Yeni bir Türk Otomobili: ATTİLA piyasada



Büyük Hun İmparatorluğunun efsane lideri Attila’nın adı verilen yeni bir Türk otomobili Kazakistan'da piyasaya sürülmüş:

Güney Türkistan adlı blogda çıkan haber yazısında şöyle deniyor:

Tamamen Türk ruhu ile hazırlandığı belirtilen ‘Attila’ adlı otomobil, büyük imparator Atilla’nın ölümünün 1.550′nci yılına denk getirildi. Tamamen Kazak sanayinin gerçekleştirdiği Atilla, Kazakiztan’ın ilk otomobili olarak ta tarihe geçti.

1993 yılında ilk kez kendi otomobillerini yapmaya karar veren Kazaklar, 2003 yılına kadar tam 10 yıl bu projenin alt yapısını hazırladı. 2003 yılında Türk ruhuna uygun olarak tasarlanan Attila, bu yıl tamamlandı.

İlk etapta Kazakistan’da piyasa verilecek olan Atilla, daha sonra ihraç edilecek.




2007'de çıkan ilk yerli spor otomobil Etox'un haberinden sonra, Attila otomobilleri ile ilgili haber biz Türkler için oldukça anlamlı bir gurur kaynağı olacak gibi görünüyor.



Attila Kazakistan'ın web sitesine de aşağıdaki linkten erişebilirsiniz. Site içeriği şimdilik sadece Rusça dilinde mevcut gibi görünüyor.

http://www.attila.com.kz/